Tiyatronun dışında insanlar egzotik nedenlerle gelip bilet alıyorlardı. Sahnedeki yönetmenler ve oyuncular, sinemanın kapısından içeri giren bu yeni gelenlerde alışılmadık bir şey fark ettiler; yaşlı büyükanneler, genç kızlar ve normalde bu tür filmleri izlemiyormuş gibi görünen diğer insanlar, hepsi izlemeye geldi.
Sonuç olarak boş koltukların tümü eşi benzeri görülmemiş bir hızla doldu. Aşağıdaki izleyiciler oldukça heyecanlıydı. Filmin sıkıcı şakalarını bile alkışladılar, atmosfer sıcak ve misafirperverdi.
Prömiyerin sonunda tüm koltuklar dolmuştu. Yönetmen bu noktada kendini rüyadaymış gibi hissetti.
Sahne arkasında aniden cep telefonu çaldı. Cevap verdikten sonra asistanının heyecanlı sesini duydu: “Yönetmen Wang! Dinleyin beni! Şehirdeki 12 sinema salonunun tamamı bize yanıt verdi ve galamızın dolu olduğunu söyledi! Son 20 dakikada neredeyse tüm koltuklar bir anda tükendi! Değil sadece bu, önümüzdeki birkaç gün için ön satış biletlerimiz de sıcak indirimde! Verilere bakıyorum! %20, %40, %70. Vay be! Gelecek haftanın tüm biletleri tükenecek yakında! Telefonumda bir sorun mu var, yoksa rüya mı görüyorum?”
Çevresindeki sesler arka planda kaybolurken yönetmenin eli telefonunu sıkıca kavradı. Sahne arkasındaki koltuklarda oturan anne ve oğluna bakmaktan kendini alamadı.
Yönetmenin yüzü kontrol edilemeyen heyecandan bembeyaz oldu. Gözlerinde yaşlarla Qiao Moyu’ya dönerken bacağı titriyordu: “Usta!”
…
O gün ilk altın küpünü kazandığından beri, Qiao Moyu nihayet kredi kartına borcunu ödeyebildi ve gelecekle ilgili endişelerini giderebildi.
Film internette büyük bir popülerlik kazandı ve minnettar yönetmen, geliri her gün hesaplayıp Qiao Moyu’nun hesabına havale etti. Bu günlerde banka kayıtlarına günlük olarak kısa mesaj bildirimleri alıyordu.
Film internette tartışmanın merkeziydi. Bir gecede filmi yayınlamayı kabul eden sinema salonlarının sayısı günde bir düzine oldu ve gösterim süresi doğrudan bir aya uzatıldı.
Yönetmen, muhabirlerle yaptığı bir röportajda kameranın önünde sakince gülümsedi: “Aslında filmi neyin başarılı kıldığını bilmiyorum; ilahi bir adam tarafından kutsandığıma inanıyorum!”
İlk başta insanlar onun sadece mütevazı davrandığını düşündüler. Ancak arka planda birisinin iki genç Taocu rahibin fotoğraflarını Weibo’ya yüklemesi tartışmanın tamamen yeni bir yöne kaymasına neden oldu.
Herkes bu kutsal rahiplerin kimliğini sormaya başladı ama kimse bilmiyordu.
Bazı insanlar sormak için Direktör Wang’a yaklaştı ama kendisi önceden uyarıldığı için Qiao Moyu’nun iletişim bilgilerinin hiçbirini açıklamadı. Tek söylediği, eğer birisi ‘ışığı açmak’ isterse, tek yapması gerekenin şehrin kuzey eteklerindeki terk edilmiş bir Taocu tapınağa gitmek olduğuydu. Eğer o tapınağa iletişim bilgilerini ve isteklerini bırakırlarsa, belki de Kutsal Üstad birkaçını seçip numaralarını çevirir.
‘Taocu Rahip’ ne kadar popüler olursa olsun, Qiao Moyu’nun umurunda değildi. Çünkü ‘Şafağın İlk Işığı’ nihayet çekimlerine başlıyordu.
Yönetmen Feng, her zamanki tarzına sadık kalarak, katılan tüm oyuncuların listesini duyurdu ve bir gün önce resmi web sitesinde oyuncu kadrosunun bir posterini yayınladı.
Posterde Qiao Moyu ve Ye Peicheng askeri üniformalarıyla yan yana duruyorlardı. Her ikisinin de ellerinde soğuk bakışlı silahlar vardı ama her birinin kendine has mizaçları vardı.
