Çevirmen:Fantastica
Editör:Fantastica
*************
*********
Adrisha saraydan kasvetli adımlarla ayrıldı.
Leonard ile baloya katılmayı hayal ettiğinde başı ağrıyordu. Ondan tamamen nefret etmiyordu. Ama bu çok yorucuydu.
Derin düşünceleri olan Adrisha, diğer taraftan yürüyen bir çocuğu görmedi ve onun omzuna çarptı.
“Ah, özür dilerim.”
Adrisha aceleyle yukarı baktı.
Çarptığı çocuk Aceras’tı. Soğukkanlı bir gülümsemeyle şöyle söyledi.
“Karanlık bir yüz ifadeniz var, Leydim.”
“…… Çok kötü bir şey oldu.”
Adrisha derin bir iç çekti.
Diğerlerinin aksine. Aceras ona yanlış bir şey yapmamıştı ama Adrisha ondan garip bir şekilde rahatsızdı
“Aha, yaklaşan Kraliyet Balosuyla ilgili, değil mi?”
Belki de doğru tahmin ettiği içindir. Adrisha omzunu silkti.
Neyse ki, Aceras artık ona merakla bakmadı ve bir gülümsemeyle geçti.
Şimdi Aceras’ı , Adrisha’dan daha önemli olan diğer düşünceleri dikkatini dağıttı. Yaklaşan Kraliyet Balosunda Dalia Pesteros ile buluşacaktı.
Ancak, hala kanıt eksikliği vardı.
Daha fazla…… Bu olayın onun -Dalia’nın-yüzünden olduğundan emin olmak için daha fazla kanıta ihtiyacı vardı.
‘Ne yapmalıyım?’
Çeşitli planları düşünürken ağzında yumuşak bir gülümseme ortaya çıktı. Tekrar buluşacakları anı içtenlikle dört gözle bekliyordu.
4. İmparatorluk Balosu
Çay partisinin üzerinden uzun bir süre geçmedi ama Dalia şimdi yine başka bir baloya katılmak zorunda kaldı.
Baskı miktarı arttı.
Dalia, bu malikanesinde yapılmayan ilk balo olduğu için gergindi. Ayrıca, son çay partisi tuhaf bir atmosferde sona erdi, bu yüzden bugün onlara tekrar nasıl davranacağı konusunda endişeliydi.
Yine de, Adrisha’nın bir Kont ailesinin hanımı olması iyiydi.
Ayrıca, bu kez Veliaht prensin ortağı oldu. (Bu Dalia için bile beklenmedik bir şeydi.)
Her ne kadar Leydi Peggy’nin Veliaht Prens’i sevmesi nedeniyle kıskançlığı onu rahatsız etse de bilge Adrisha bunu iyi atlatacaktır.
‘Artık kimse Adrisha’yı görmezden gelemez.’
Şimdi bir sorunu çözdük.
‘Majestelerini ziyaret etmem iyi oldu.’
İmparatoru ziyaret etmek çok dürtüsel bir karardı.
Hikan’ın bunu öğrenirse ona -Dalia’ya- asla izin vermeyeceğini ya da onu azarlamayacağını düşündü bu yüzden arabacıya yalvardı ve gizlice gitti.
Neyse ki, Hikan yoğun programı nedeniyle buna yetişemedi ve sonuçlar çok iyiydi.
“Bu İmparator ,Adrisha Beniter için bu iyiliği yaparsa ne elde edecek?”
O zamanlar Dalia biraz şüpheliydi.
İmparator neden ona-Dalia’ya- bu kadar iyi davranıyor?
Dalia henüz siyaset hakkında pek bir şey bilmiyordu ancak bir aileyi Kont pozisyonuna yükseltmenin ve onu Veliaht Prens’in ortağı olarak belirlemenin kolay olmadığını biliyordu. O kişi bir İmparator olsa bile.
Sebepsiz bir iyilik yoktur.
Bu yüzden bir dileğini yerine getirmeyi teklif etti, ancak İmparator bunu kucaklayarak bitirdi.
‘Nedenini merak ediyorum?’
Bir Dük’ün küçük kız kardeşine iyi davransa bile hiçbir şey alamazdı.
Dalia başını eğdi.
‘Her neyse, Adrisha’yla buluşmak ve iltifat almak için sabırsızlanıyorum.’
Bu arada, Pesteros çalışanları Dalia’dan farklı bir nedenle Dalia’nın ilk kraliyet balosu için endişeliydi.
Çalışanlar, Hikan’ın Dalia’nın tüm masraflarını hemen onayladığını biliyordu.
Böylece en pahalı butikten elbise ve aksesuarları bir araya getirdiler. Geriye sadece Dalia’nın tarzı kaldı.
Dalia’nın saçlarını mümkün olan en güzel şekilde nasıl bağlayacakları konusunda kısa bir toplantı yaptıklarını bile belirtmek gerekirdi.
İşin komik tarafı, Hikan’ın bazen son kararı vermesiydi.
Sonunda kadar bir karar veremezlerse ve son adayları Hikan’a getirirlerse Dalia’ya en uygun olanı seçeceğini söyledi.
Her ne kadar genellikle en pahalı olanı seçer ve bitirirdi.
Hikan’ın ilk bakışta olumlu yanıt verdiği tek bir şey vardı bilekten elin arkasına uzanan bir elmas bilezikti.
Bu karmaşık olan şeyi beğensede, neredeyse bir evin fiyatıydı.
Bu nedenle hizmetçiler, Hikan’ın hediyesi olduğunu söyleyerek Dalia’ya her türlü iltifatta bulundular.
Birkaç toplantıdan sonra, hizmetçiler Dalia için en iyi ve ona en uygun olan tarzı buldular.
Şimdi bu tarzı gerçeğe dönüştürmenin zamanı geldi.
Dalia hizmetçilerin eline bırakılırken, Adrisha öğle yemeğine geldi.
Adrisha Pesteros konağına, baştan aşağı tamamen giyinmiş olarak geldi. Başlangıçta güzel olmasına rağmen, şimdi daha güzel hale geldi ve bu da insanları nefessiz bıraktı.
Daha sonra, Adrisha bir yetişkin olduğunda, sadece yüzüyle sosyal dünyaya hakim olacak bir güzellik haline gelecektir.
“Çok güzelsin Adrisha.”
Dalia bir gülümseme ile bunu söyledi.
Dalia çok düşünmeden söyledi ama Adrisha’nın gözlerinde onu gördüğünde aniden gözyaşları oluştu.
Dalia şaşkınlıkla mendilini çıkardı ve ona uzattı.
“Neden , neyin var?”
“Sadece… ..Seni görmek güzel.”
‘Öyleyse Majestelerinden çoktan duymuşsunuz.’
Ama Dalia,Adrisha’nın ağlayacağını bilmiyordu.
Orijinal Adrisha’nın güçlü bir zihni vardı bu yüzden fiziksel ve zihinsel olarak baskı görmedikçe onun gözyaşlarını göremezdiniz.
Adrisha, Dalia’nın mendiliyle gözyaşlarını sildi, kıyafetleri mahvolmasın diye Dalia’ya dikkatle sarıldı ve sonra şöyle dedi.
“Dalia büyüdüğünde, benden çok daha güzel olacaksın. “
“Ayyy.”
Dalia Adrisha’ya baktı, ellerini şakacı bir şekilde salladı. Ama Dalia biraz utanmıştı çünkü Adrisha ona samimi gözlerle bakıyordu.
‘Bana çok fazla iyilik yapmadın mı?’
Öyle olsa bile, sevgiyle kör olan bu kişi çok ciddiydi.
Son görüşme sonucunda Dalia’nın saçlarının yarım at kuyruğu yapılmasına karar verildi.
Hizmetçiler Dalia’nın saçlarını kurdelelerle bağlarken ve çözülmüş saçlarını ısıtılmış demir bir çubukla kıvırırken, Adrisha konuştu ve Dalia ile el ele tutuştu.
“Heyecanlı mısınız? Mide bulantısı var mı?”
“Adrisha’ya yanımda olduğundan beri sorun değil.”
Bunu söylediği gibi, Adrisha utangaç bir şekilde güldü.
“Adrisha Ekselanslarıyla gitmeyecek misin?Sen onun ortağısın, değil mi?”
Adrisha’nın ifadesi biraz sertleşti.
‘Sanırım bu hoşuna gitmedi.’
Dalia’nın anısına göre, Veliaht Prens Leonard orijinal kurguda Adrisha için karşılıksız bir aşka sahipti.
Bununla birlikte, arka planında olağanüstü bir görünüme veya kişiliğe sahip olmadığı için erkek başrol için aday gösterilmedi.
Bunun yerine, Adrisha’yı ne zaman fırsat bulsa saat 2’de arayan eski erkek arkadaşı kadar yapışkandı.
“…… Sadece saraya, bir saat önce gitmem gerekir.”
“Anlıyorum……”
Dalia bunun hakkında konuşmamaya karar verdi. Adrisha doğal olarak konuyu değiştirdi.
“Dük ile ilk dansını yapacaksın, değil mi?”
“Evet, muhtemelen?”
“Bir dahaki sefere benimle dans eder misin?”
Dalia bir an için şaşırdı ve sonra fark etti.
‘Oh, bu doğru. Leydiler burada birlikte dans edebilirler.’
Her ne kadar genellikle sadece genç leydiler için olsa da.
Dalia, kendini ve Adrisha’nın kafasında dans ettiğini hayal etti. Güzel ve sevimli olacaktır. Tabii ki, Adrisha sayesinde.
Hikan ve Adrisha dans ederse, güzel bir çift gibi görünecekler. Ama bu gerçekleşemediğinden, Dalia sadece hayal gücünden memnun kaldı.
“Evet, yapacağım.”
Adrisha memnun bir şekilde gülümsedi.
“Aklıma gelmişken, Bayan Dalia’ya bir hediyem var. “
“Hediye mi?”
“Evet. Çünkü sana gerçekten minnettarım.”
Adrisha, küçük bir çantadan çocuklar için güzelce sarılmış beyaz dantel bir eldiven çıkardı.
“Tasarımı ben seçtim. Nasıl ? Güzel, değil mi?”
“Güzel ama … ……”
Dalia sessizce hizmetçilere baktı.
Bu eldiven Dalia’nın saç stili, elbisesi ve aksesuarları ile iyi gidiyor muydu? Eğer değilse, Adrisha ona ne verirse versin, onu giyemezdi.
Neyse ki, cevap şuydu:’Bu size uygun.’
Herkes başını salladı. Ancak o zaman Dalia gülümsedi.
“Teşekkür ederim, Adrisha.”
Adrisha gülümsedi.
“Dalia ile iyi uyum sağlayacağını düşündüm.”
Eldivenleri Dalia’nın eline yerleştirdi. Dalia’nın eline mükemmel bir şekilde uyuyordu bu Dalia’nın ne zaman ölçtüğünü merak etmesine neden oldu.
Adrisha elini hemen bırakmadı, ama Dalia’nın eldivenli eline sert bir ifadeyle uzun süre baktı. Daha sonra Adrisha usulca söyledi.
“Bu Dalia’yı koruyacaktır.”
“…… Ama bu sadece bir eldiven ? “”
“Çünkü bu kendimi seçtiğim bir hediye. “
Böyle tatlı bir şekilde söylediğinde söylenecek bir şey yoktu. Yine de eldivenler çok güzeldi.
