Çevirmen:Fantastica
Editör : Fantastica
*************
Herkes tuhaf atmosferi hissetti, bu yüzden koltuklarını terk ettiler.
Sonun yarısında, Dalia’dan şahsen özür dilediler. Hepsi de Adrisha hakkında tek kelime etmeyen şanssız hanımlar ve çocuklardı.
Dalia özrü kabul etti ve bir dahaki sefere malikanelerini ziyaret edeceğine söz verdi. Ancak o zaman sıcak bir atmosfer yaratıldı.
Bazı aksilikler olmasına rağmen, çay partisi tatmin edici bir şekilde sona erdi.
Dalia bahçeye döndü ve tekrar oturdu.
Dalia hala üzgündü.
O sırada birisi Dalia’ya arkasından sessizce sarıldı. Bu Adrisha’ydı.
Dalia Adrisha’nın çoktan gittiğini sanmıştı, ama Adrisha çay partisinin bitmesini bekliyor gibiydi.
Adrisha yavaşça fısıldadı.
“Teşekkür ederim.”
Dalia’nın kalbi ısındı.
Artık kimse bir şey söylemedi ama bu yeterliydi.
Çünkü Dalia muhtemelen ikisinin de aynı şekilde hissettiğinden emindi.
* * *
Adrisha, Pesteros Konağının ön kapısından çıktı.
Nedense ağlayacakmış gibi hissetti. Orada durup zihnini sakinleştirerek yeniden yürümeye başladı.
‘Bayan Dalia’nın burada olmasına sevindim.’
Adrisha deniyordu.
Hayatı boyunca çabaladı. İyi bir insan olmak için.
Memleketinde Verix* altında bir suikastçı olarak büyüdüğünde, tüm gücüyle ona isyan etti ve İmparator onu kurtardıktan sonra onun için her şeyi yapmaya karar verdi. (*Ç/N: İng.Çev. daha önce Berix kullanmıştı, ama şimdi Verix kullanmaya karar vermiş bizde artık Verix kullanacağız. )
Ama o zaman ve şimdi bile Verix hala hayatta ve iyiydi ve memleketindeki çocuklar sonunda dağılmışlardı.
Baloda tanıştığı soylu çocuklar onu küçümsedi.
Bunu eski efendisine ya da İmparatora söylemeye dayanamadı. Bu yüzden ona yönelik bakışların anlamını anlıyordu.
Bu acı, Adrisha’nın tek başına katlanmak zorunda kaldığı bir şeydi.
Ancak Dalia farklıydı.
İlk tanıştıklarından beri herkesten daha onurluydu ve hayatında ilk kez biri ona “iyi bir insan” olduğunu söylemişti.
Dalia herhangi bir bağlılığı olmadan onu seviyor, onunla her şey yolundaydı. Ve herkesin önünde Adrisha uğruna kızdı.
‘Bu yüzden onu korumak zorundayım.’
İmparatorun istediği de buydu.
Çay partisinden sonraki gün, ona-İmparatora- düzenli bir rapor vermesi gereken gündü.
Adrisha, onu konağından çok uzak olmayan bir yerde bekleyen vagonda İmparatorluk Sarayına gitti.
En son vagonda, İmparator ona Dalia’nın yeteneğini anlattı.
“Üstün bir kişinin ruhu mahvolduğunda geri dönemez.”
“Biliyorum.”
“Ama Bayan Dalia bunu yapabilir. Muhtemelen bu İmparatorlukta bunu yapabilecek tek kişi, hayır, bu dünyada.”
Bu durumun şartıysa fiziksel temas yoluyla olması gerektiğidir. Ve Dalia’nın temas hedefine olan duygusal yakınlığı da yeteneğini etkiler.
Onu kaçırıp zorlarsan bu işe yaramaz.
“Bu bilinirse kıta ne kadar kaotik olurdu? Düşünebiliyor musun?”
“……”
“O kadar uzağı hayal etmek zorunda değilsin, memleketinizi bu hale getiren Verix’in evlatlık oğluda bir üstün.”
Anıları orada durdu. Adrisha unutmak istediği anıya kaşlarını çattı.
İmparator onu cehennemden çıkarmasına rağmen Verix hala hayattaydı.
Bir sonraki varisin, kumar bağımlısı olan bir aristokratı baştan çıkardığı, onu evlat edinmeye zorladığı ve daha sonra bir soylu gibi davrandığı söylendi.(Ç/N:İng.Çev. Bundan emin değilmiş ama belki Verix’in evlatlık oğlu)
Dalia’nın onunla ne zaman ve nerede buluşacağını asla bilemezdi.
“Vardık.”
Vagon durdu.
Adrisha İmparatorun seyirci odasına yöneldi.
İmparator pencerenin yanında durdu, bahçeye izliyordu ve ona bakmak için geriye baktı.
“Buradasın.”
“Evet, vardım.”
“Buraya gel, otur. Herhangi bir haber var mı?”
“Evet, henüz bir sorun yok.”
İmparator kahkahalara boğuldu ve başını salladı.
“Şu anda bir sorun olmamalı. Henüz evi terk etmek zorunda kalmadı. Her neyse, Evet, iyi çalışmaya devam et.”
“……”
“İmparatorluk balosu yakında yapılacak.”
“Evet.”
“Oğlumu baloda Bayan Dalia ile tanıştırmak istiyorum.”
Adrisha’nın gözleri genişledi.
“Ciddi misiniz?”
Ama İmparator ciddiydi. Adrisha bunun boş sözler olmadığını kabul ettiği an daha önce sorduğu bir konuyu hatırladı.
“Evet, onu güvende tut. Ve mümkünse…..o değerli çocuğun elimizde olmasını isterim.”
Adrisha İmparatorun Dalia’yı neden bu kadar çok istediğini biliyordu.
Oğulları arasında bir üstün vardı. İmparator hayatını bu şekilde sürdürmeye devam etse bile, çocuğunun ruhunun mahvolması gibi bir acı çekmeden yaşamasını isterdi.
Dalia’nın yeteneğini saklamaya çalışan kişi, onun peşinde daha çok insan olacağından korktuğu için , ironik bir şekilde kendi çocuğunun mutluluğu için Dalia’yı istiyordu.
Yine de böylesine çelişkili bir sevgi, onun hâlâ bir insan olduğunu gösteriyor.
“O zaman Ekselansları Prens Cedric……?”
“Hayır, Leonard’ı tanıtacağım. Onun doğum günü balosu. “
“Veliaht Prens mi?”
Adrisha’yı şaşırtan şey, Majestelerinin ikinci Prensi tanıtmak istediğini düşünmesiydi.
Ancak, tam tersi oldu.
İmparator Dalia’nın iyiliğini kazanmak istiyorsa, ikinci Prens Cedric’i göndermek zorundaydı.
Ayrıca Dalia ikisinden biriyle anlaşırsa , bunun Cedric ile olması daha iyi olurdu çünkü Cedric bir üstündü.Dalia’nın sahip olduğu gücü o daha verimli kullanabilecektir.
‘Ayrıca, onunla -Cedric ile- olması daha olası.’
Adrisha,Leonard hakkında konuşurken biraz rahatsız olan Dalia’yı hatırladı.
‘Leonard o kadar da kötü görünmüyor, ama .. …’
İkinci çocuk, doğal olarak o ikisi karşılaştırdığında çok daha yakışıklıydı.
“Talihsiz, ama yardım edilemez.”
“Neden …..?”
“Cedric yine saraydan kaçtı.”
“…… Ah.”
İmparator kasvetli bir nefes aldı. Adrisha İmparatoru rahatlatacak kelimeler bulamadı.
Geçen sefer kaçmasından bu yana bir aydan az zaman geçti. Bu sırada Cedric tekrar kaçtı.
“Öyleyse, Veliaht Prens’in ortağı olarak, mümkün değil mi ……?”
“İlk etapta bu mümkün mü? Ayrıca Hikan buna izin vermeyecektir. “
“Öyleyse ……”
“Leonard’ın ortağı sensin, Adrisha.”
“……Ciddi misiniz?”
Adrisha kulaklarından şüphe etti.
İmparator’un kendisi için yarattığı yeni kimlik, yerel bir lordun kızıdır.
Şu anda bir Dük’ün küçük kız kardeşinin baş nedimesi olarak durumu da sorgulanmaktadır. Veliaht Prens’in ortağı olmak onun için çok saçma ……
“Ve dün Beniter Hanesine Kont statüsünü verdim. Artık bir kontun kızısın. ”
Statüsü hemen yükseltildi. Adrisha şaşırmıştı.
İmparator iyi bir adam, ama sebepsiz yere halkına hediye vermedi.
“Neden……?”
“Bayan Dalia dün beni görmeye geldi.”
“……”
“Onunla daha önce buluştuğumda, bir izleyici talep etmeden gelebileceğini söyledim, ama hemen kullanmasını beklemiyordum.”
‘Asla.’
İmparator çenesini kaşırken devam etti.
“Asil kadınların ilişkileri hakkında fazla bir şey bilmiyorum. Gençken tanınan karım Mikan, seninle aynı statüye sahipti, bu yüzden merak ediyordum. Sana böyle davranılıp davranılmadığını neden önceden söylemedin?”
“……”
“Ne kadar küstah olurlarsa olsunlar. Yetenekli biri olduğunuz için böyle davranılmamalısınız. “
İmparator, dün öğleden sonrasının ani konuğunu hatırladı.
Geçen sefer titreyen ve göz teması kurmaktan bile utanan bir çocuktu, ama şimdi oldukça iyi konuşuyordu.
Ayrıca titreyen ellerini gizlemek için arkasına saklaması iyi bir karardı. Her ne kadar İmparator göz seviyelerindeki fark nedeniyle onu iyi görebilse de.
“Bu iyi bir öneri, ama Bayan Dalia, bunu yapmaktan ne elde ederim?”
Dalia kırmızıya döndüğünde çok tatlıydı. İmparator kıkırdadı.
“Size bir dilek vereceğim. Nişandan başka bir şey … .Sana verebileceğim sınırlı bir şey.…”
‘Oh, gerçekten. Neredeyse kazara kafasını okşuyordum.’
Çocukları arasında kızı olmadığı için pişmanlık duyacağını hiç düşünmemişti.
İmparatorluk ailesine gelirse, ona istediği her şeyi verecek ve onun için iyi olan her şeyi bulacaktır.
Dalia’nın iyiliğinin tezahür etme yeteneğini etkilediğini bilerek, isteğini kabul etmekten başka seçeneği yoktu.
İmparator hemen Beniter’in evine yeni bir statü verdi. Ve bir dilek olarak ona sarılmak istedi.
“Çünkü bir kızım yok.”
Ya onu bir sübyancı olarak yanlış anlarsa? Endişelenmediği için değildi, ama onu tutan utanmış ve temkinli el öncekinden çok daha ferahlatıcıydı.
Zihnini temizleme hissi de güçlendi. Dalia’nın ona karşı iyiliği arttı.
‘Artık o güç olmadan yaşayabileceğimi sanmıyorum.’
Dokunduğun anda zihnini arındırma gücü.
İmparator açıkça değişimini hissediyordu. Her sabah sahip olduğu korkunç baş ağrısı ortadan kalktı ve periyodik olarak bir şeyleri öldürme ve kırma arzusu azaldı. İmparatoriçe hakkındaki düşünceler aklından her geçtiğinde ani rahatsızlık da kayboldu, bu yüzden memnun oldu.
Güvenleri arttıkça, arıtmanın etkisi daha büyük olacaktır.
‘Beni görmeye gelmeye devam etmesi güzel olurdu.’
İmparator tatmin edici bir şekilde gülümsedi ve Adrisha’ya baktı. Dalia oldukça etkileyici bir iş çıkardı ve gözleri biraz kırmızıydı.
Her neyse, olan buydu. O zaman lütfen baloda oğlumla ilgilen. “
O anda kadının nemli ifadesi hafifçe sertleşti, ama İmparator bunu fark etmemiş gibi yaptı.
